Hans Duncker (1881-1961) ilk Avian
(kusculuk)genetikcilerinden biri olmasina ragmen fazla taninmamaktadir.Biyoloji
egitimi gormus olup Doktorasini 1905 yilinda Gottingen Universitesinden
almistir.Hayati boyunca Bremende yasamistir. 1921 yilinda Karl Reich (1885-1970) ile tanismistir.Bu
kisi o yillarda Bulbul Otumlu Kanaryalar uzerine calismakta idi. Duncker bir gun Bremen sokaklarinda dolasirken duydugu
bir ses onun dikkatini cekmisti.Duydugu ses bir Bulbul otumu olup bu sesin
yanlis zamanda ve sezonda oten bir kus oldugunu fark edince gelen sesi takiple
Bulbullu Kanarya uzmani Karl Reich ile tanismistir. Dunckerin doneminde 1920 lerde Hibrid kuslar(melez) ile
ilgili bilgi birikimi oldukca yogun olmasina ragmen onun kafasinda yatan daha
degisik planlardi. Avrupali kuscular bu Hibridleri son 200 yil icinde
uretmekte idiler.Bunun yaninda Biyolog Darwin ve Mendel de konu hakkinda
yazilar yazmakta idiler. "KIRMIZI KANARYAYI" uretmek icin Duncker bu
bilimsel verilerden faydalanilmasi gerekliliginin farkinda idi. Kus meraklilari "Melezlerin" uretimlerinin
Kanaryalarin uretimlerinden daha zor oldugunu biliyorladi.Ve yine bu melezlerin
Kanaryalardan daha saglam yapida ve canli,guzel otumlu olduklarinida
biliyorlardi. Bu konuda ilk kayitlardan biri Fransiz Georges de Buffon
(1707-1788) a aitti.Buffon iskete,ispinoz ve Saka Melezlerini Disi Kanarya ile
eslemis ve yavrularin daha saglikli olduklarini kayitlara o yillarda
gecirmisti. 1920 lerde Genetik Bilimi ozelliklede ABD de gelisme
icinde iken Almanyada daha sinirli idi.Duncker ve Reich bu konuda buyuk bir
proje baslatmaya karar verdiler.Amaclari genetik muhendislikle Kirmizi
Kanarya(red-faktor) uretmekti. Kirmizi Kanaryayi secmelerinin ilk nedenlerinden birisi
1870m yilinda Ingilterde yapilan bir yarista Edward Bemrose
"Portakal" renkli Kanaryalar ile madalya almis daha sonralari bunun
sirrinin kuslara Kirmizi Biber verilmis olmasinin oldugu anlasilmisti. Dunckerin istedigi bu degildi.Onun amaci Kirmizi rengi
dogal yollarla genetik ayiklama ile vermek istiyordu.O kuslari besinle
renklendirmenin bir kabiliyet olmadigi dusuncesinde idi. Ikinci Neden: Bremenli zengin isadami Karl Cremer buyuk
bir Kanarya meraklisi idi.Duncker Cremeni ziyarete gittiginde Cremer kendisine
Guney Amerikadan gelen Kirmiz Isketeyi gosterdi.Bu donemde Ispanyollar bu
kuslari Kanaryalar ile eslemek uzere Avrupaya getiriyorlardi. Bu kusu gordukten sonra Duncker sunu dusundu: Eger bir
sekilde dogadaki yani bu kustaki Kirmizi genleri tutup istenmeyen genleri
atabilirsem bu genleri Kanaryalara tasiyabilirim. Kanaryayi kirmiziya donusturecek genlerin pesine dustu
boylece.. Amac isketelerdeki istenmeyen genleri elimine edip
Kirmizi genleri koruyup Kanaryalara aktarmakti. Bunuda elde ettigi yavrulari tekrar tekrar Sari
Kanaryalar ile eslestirme seklinde planladi. Melezleme o donemde yaygindi fakat Dunckerin amaci
Melezlemeden cok Kirmiz genleri bir sekilde aktarmakti. Bunun icin en basit yontemi kullaniyor elde ettgi
yavrularin en Kirmizilarini tekrar tekrar uretime sokuyordu. Bu amacla ozeelikle bir yada iki gen uzerine
odaklasti.dunckerin hesaplarian gore 4 yada 5 jenerasyonda bunun kesin olarak
saglanacagi seklinde idi.Bu arada Duncker genetik calismalarindan oturu
Nazilerin ilgisini cekiyordu ve Naziler onunda kendi programlari icinde calismasini
istiyorlardi.(Konu kuslar degildi tabii.).Onun, deneyimlerini insanlar icinde
kullanilmasini ozellikle Saf Irk uzerindeki projelerde gorev almasini ve
calismasini sagladilar. 1940 yilina kadar bu projelerde calisti fakat savas
oncesi bu gorevlerinden ayrildi.Bilim dunyasi bu konuyu her zaman
elestirmistir.Hic bir zaman affedilmedi fakat oda hic bir zaman ozur
dilemedi.Yalniz Nazilere direndigini belirtti. Konumuza donersek: ilk once Yesil ve Sari Knaryalar uzerine calismaya
basladi.Yesil rengin Sari uzerinde daima Dominant bir etkili bir gen oldugunu
sarininda yesille resesif oldugunu sapatadi.Genlerin hareketini yavrular ile
takip etti. Bu noktada eger Kirmizi Isketeleri Sari Kanaryalar ile
eslestirirse 4- 5 jenerasyonda benzer sonuclara ulasacagini dusunuyordu.. Ama maalesef oyle olmadi. Genetik mekanizmanin daha kompleks oldugunu
kavrayamadi.Ulastigi nokta Bronz,Bakiri renkli kuslar idi....VE 1930 larda bu
sonuclari elde edince projeden elini cekti.. Fakat asil donum noktasi 10-15 yil sonra Amerikali bilim
adami Charles Bennett tarafindan kesfedildi. Charles Bennett Almanyadan Dunckerin Kanaryalarindan
getirtti.Havuclar ile bir (Kirmizi renk uzerinde) bir seri deney yapti. Sari renkli Kanaryalari havucla besleyip renklendirdi.ilk
tuy degistirmesinden sonra bu kuslarin tekrar Sari tuyler cikardiklarini fakat
Almanyadan gelen Bakiri renkli kuslarin yine Havuc ile takviyesinden sonra ve
yine tuy dokumunden sonra yeni cikan tuylerin dahada Kirmizi oldugunu kesfetti.
Iste bu noktada Dunckerin neyi atladigini fark
etti.Dunckerin yapmayi istedigi sey imkansizdi.Cunku renk uzerinde genlerin
yani sira Cevresel etkenlerde rol oynamaktaydi.Boya takviyeli besinler gibi. Aslinda Dincker bu sonuca yaklasmisti.Soyleki arkadasi
Reichin Bulbullu Kanaryalarinda aslinda Reichin yaptiginin kuslarinda
"Ogrenme" genlerinin ayirt edilmesi isleminin oldugunu , otumlerinin
ise cevresel faktorlerin (ders,dinleme) rol oynadigini fark etmisti.Fakat bunu
her nedense Kirmizi Kanaryalara tasiyamadi. Sonuc olarak su anlasildiki : Uygun geni tasimayan
Kanaryalar her ne kadar Carophyll(Renk katkisi) alirlarsa alsinlar asla tam bir
Kirmiziya donemezler ayni sekilde Uygun geni tasiyan Kanaryalar her ne kadar bu
geni tasisalarda renk takviyesiz tam kirmizi olamazlar.Bu gun Red Faktor
dedigimiz bu Kanaryalar KirmizI Isketeden gelen bu geni(kirmizilik)
tasimaktadirlar.Kimbilir baska hangi dogal geni tasiyan kuslar mevcut..Lizard?O
konuyuda bir ara yazmaya calisacagim..
Not:Kaynak sayisi birden cok daha fazla oldugu icin
belirtemiyorum.